Google Translate’in mahkeme salonlarında kullanıldığı ve bir davanın sonucunu etkileyen yanlış çevirilerle sonuçlandığı birkaç örnek olmuştur. İşte birkaç örnek:
2017 yılında İsrail’de bir mahkeme, bir Facebook gönderisinin yanlış tercümesine dayanarak Filistinli bir adamı dokuz ay hapis cezasına çarptırdı. Arapça yazılmış olan gönderi Google Translate kullanılarak İbraniceye çevrilmiş ve yanlış çeviri adamın terörizmi teşvik etmekle suçlanmasına neden olmuştur. Yanlış tercüme ancak adam mahkum edildikten sonra fark edildi ve mahkeme daha sonra adamın cezasını üç aya indirdi.
2018 yılında Japonya’da bir mahkeme, adam ile gizli bir polis memuru arasında geçen bir telefon konuşmasının çevirisinin Google Translate kullanılarak yapıldığının ortaya çıkmasının ardından bir adamın uyuşturucu kaçakçılığından aldığı mahkumiyet kararını bozdu. Çevirinin hatalı olduğu tespit edildi ve mahkeme bunun kanıt olarak kullanılabilecek kadar güvenilir olmadığına hükmetti.
2020 yılında Birleşik Krallık’ta bir mahkeme, uyuşturucu kaçakçılığıyla suçlanan bir adamla ilgili bir davada Google Translate kullanılarak elde edilen kanıtların kabul edilemez olduğuna karar verdi. Adam ile gizli bir polis memuru arasında geçen konuşmanın çevirisinin hatalı olduğu tespit edildi ve mahkeme bunun kanıt olarak kullanılabilecek kadar güvenilir olmadığına hükmetti.
Bu örnekler, çevirilerin doğruluğunun bir davanın sonucu üzerinde önemli bir etkiye sahip olabileceği bir mahkeme salonunda Google Translate’e güvenmenin potansiyel tehlikelerini göstermektedir. Çevirilerin doğru ve güvenilir olmasını sağlamak için, özellikle yasal belgeler ve işlemler için profesyonel çeviri hizmetlerinin kullanılması önemlidir.